İşçinin alacak davasında yakın akrabalarının tanık beyanlarına itibar edilebilir mi?

Uygulamada işçilik alacakları ile ilgili görülen davalarda özellikle kayıtdışı çalışmaların ispatının yeterli yazılı delille ispatı mümkün olamadığından tanık gösterilmek suretiyle, sonuca gidilebilmektedir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na göre, “Davada taraf olmayan kişiler tanık olarak gösterilebilir” (m.240). 6100 sayılı Kanunda gösterilen hükümler saklı kalmak üzere, tanıklık için çağrılan herkes gelmek zorundadır. Usulüne uygun olarak çağrıldığı hâlde

İşçiye ödenen ücretin tanık beyanlarıyla ispatı mümkün müdür?

Ücret, işçinin biricik geliri ve emeğinin karşılığıdır. Genel anlamda ücret bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutardır (İşK. m.32/1). İşçi ücretleri işin ifasından sonra ödenir. Ancak taraflar, iş sözleşmelerinde veya toplu iş sözleşmesinde ücretin peşin olarak ödeneceğini kararlaştırabilirler. Ücretin ödenmesi ile işverenin ücret ödeme borcu, borcun

İşe devamsızlık tutanakları hangi hallerde geçersiz sayılabilir?

İşçinin işverenden izin almaksızın ve haklı bir nedeni olmaksızın 4857 sayılı İş Kanunu’nda belirtilen süreler kadar işe devam etmemesi hali devamsızlık olarak tanımlanabilir. Devamsızlık kavramının tanımı doktrinde ve Yargıtay kararlarında da yapılmıştır. Buna göre devamsızlık; işçinin kasıtlı ya da kusurlu olmasına bakılmaksızın, işe gelmesinin beklendiği iş günlerinde, haklı bir neden olmaksızın “işe gelmemesi” şeklinde tanımlanmaktadır[1].