Çalışma koşullarında esaslı değişikliğin işçiye mail olarak bildirilmesi yeterli midir?

İş hukukunun en tartışmalı alanlarından biri çalışma koşullarının tespiti ile bu koşulların uygulanması, değişiklik yapılması, en nihayet işçinin kabulüne bağlı olmayan değişiklik ile işverenin yönetim hakkı arasındaki ince çizginin ortaya konulmasıdır. İş hukuku, işçi hakları yönünden sürekli ileriye yönelik gelişimci bir karaktere sahiptir. Bu anlayıştan hareket edildiğinde, işçinin haklarının iş ilişkisinin devamı sırasında daha ileriye

Çalışılmayan tatil günlerinde iş arama izni verilebilir mi?

4857 sayılı İş Kanunu’nun 27 nci maddesine göre, işçiye bildirim süresi içinde iş arama imkânı tanınmıştır. Bu kapsamda, işverenler bildirim süreleri içinde, işçiye yeni bir iş bulması için gerekli olan iş arama iznini iş saatlerin içinde ve ücret kesintisi yapmadan vermeye mecburdur. İş arama izninin sü­resi günde iki saatten az olamaz ve işçi isterse iş

İşçinin bir yakınının işveren vekiline hakaret etmesi haklı fesih nedeni midir?

4857 sayılı İş Kanunu’nun 25/II-(d) bendi uyarınca, iş­çinin işverene veya ailesine karşı şeref ve namusuna dokunacak sözler söyle­mesi veya davranışlarda bulunması ya da işveren hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ihbar ve isnatlarda bulunması veya işçinin işverene, aile üyele­rinden birine veya işverenin diğer bir işçisine sataşması haklı fesih nedeni olarak sayılmıştır. Ayrıca madde hükmüne

İşçiye yaptırım uygulanmadan önce gözetilmesi gereken hususlar nelerdir?

İş ilişkisinde, işverenin düzenleme yapma, yönetim ve disiplin yetkileri bulunmaktadır. İşverenin geniş anlamdaki yönetim yetkisinin en uç noktası olan disiplin yetkisi, belirli koşullarda, kural­lara uymayan işçilere disiplin yaptırımları uygulama yetkisi olarak or­taya çıkar[1]. 4857 sayılı İş Kanunda belirtilen haller dışında işçiye disiplin cezası uygulanabilmesinin hukuki dayanağı olabilecek olan işyeri iç yönetmeliği ile getirilecek düzenlemelerin denetiminin

İşçilere verilen ikramiyenin işyeri uygulamasına dönüşebilmesi için kaç kez tekrarlanması gerekir?

İşçinin, işyerine olan katkıları sebebiyle işverenin mem­nuniyetini ifade etmek üzere bir defada veya dönemsel olarak belli zaman dilimlerinde ya da işçiyi ilgilendiren doğum, ölüm, evlenme gibi nedenlere bağlı olarak yapılan ücretin eki niteliğindeki ödemeler ikramiye olarak adlan­dırılmaktadır. İşçinin başarısına bağlı olarak ödenen primden farklı olarak ikra­miye genel bir nitelik taşır ve uygulamadan işyerinde çalışan tüm

İşveren, işçiye tahsis edilen ofis, masa, dolap gibi alanları arayabilir mi?

Özel hayatın gizliliği ilkesi Anayasanın 20 nci maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, “Herkes, özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir. Özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamaz. Adlî soruşturma ve kovuşturmanın gerektirdiği istisnalar saklıdır. Kanunun açıkça gösterdiği hallerde, usulüne göre verilmiş hakim kararı olmadıkça; gecikmesinde sakınca bulunan hallerde de kanunla yetkili kılınan merciin

İşverence izin talebi karşılanmayan işçinin rapor alması fesih nedeni midir?

İşçi işveren ilişkilerinin temelini güven ilişkisi oluşturur. Güvenin temeli çökmüşse sağlıklı bir iş ilişkisinden bahsetmek de mümkün değildir. Bu kapsamda, işçi iş görme borcunu doğruluk ve bağlılık ilkesine uygun olarak sürdürmek, işveren de iyi niyet kuralları çerçevesinde işçinin hak ve menfaatlerini korumakla yükümlüdür. Elbette ki işyerinde işi yönetme hakkı işverene aittir. İşçi, işverenin yönetim hakkı

İşe devamsızlık tutanakları hangi hallerde geçersiz sayılabilir?

İşçinin işverenden izin almaksızın ve haklı bir nedeni olmaksızın 4857 sayılı İş Kanunu’nda belirtilen süreler kadar işe devam etmemesi hali devamsızlık olarak tanımlanabilir. Devamsızlık kavramının tanımı doktrinde ve Yargıtay kararlarında da yapılmıştır. Buna göre devamsızlık; işçinin kasıtlı ya da kusurlu olmasına bakılmaksızın, işe gelmesinin beklendiği iş günlerinde, haklı bir neden olmaksızın “işe gelmemesi” şeklinde tanımlanmaktadır[1].

İş kazalarına karşı işçiye kaza sigortası yaptıran işveren tazminat borcundan kurtulabilir mi?

Teknolojinin hızla gelişmesi ile birlikte tehlike arz eden işletmelerin sayısı da hızla artırmaya başlamıştır. Tehlike arz eden işletme sahipleri ve varsa işletenleri işletme faaliyetlerinden doğan zararların karşılanması konusunda büyük ekonomik risk altında kalmakta ve risklerini minimize etmek amacıyla işveren sorumluluk sigortası yaptırma ihtiyacı duymaktadırlar. Çünkü teknik yenilik ve ekonomik faaliyetlerin gelişmesi işletme sahiplerini veya işletenleri

İş güvencesi kapsamındaki işçilere cezai şart öngörülebilir mi?

Cezai şart doktrinde, “Borcun hiç ya da gereği gibi yerine getirilememesi halinde, borçlunun alacaklıya karşı üstlendiği edim olarak tanımlanmaktadır[1]. 4857 sayılı İş Kanunu’nda cezai şart müessesi düzenlenmemiştir. Ancak, sözleşme özgürlüğü kapsamında iş sözleşmelerinde cezai şart öngörülebilir (İşK. m.9;TBK. m.26). Nitekim, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’na göre, sözleşme özgürlüğü gereği iş sözleşmelerine veya sözleşme eklerine

Load More Posts