İstifa dilekçesini onaylayıp işleme koyan işveren, işçiden ihbar tazminatı isteyebilir mi?

İşçinin haklı bir nedene dayanmadan ve bildirim öneli tanımaksızın iş sözleşmesini feshi, istifa olarak değerlendirilmektedir. İs­tifa iradesinin karşı tarafa ulaşmasıyla birlikte iş ilişkisi sona erer. İşverenin baskı uygulaması sonucu düzenlenen istifa dilekçesine değer verilemez[1]. İşçinin haklı nedenle derhal fesih nedenleri mevcut olduğu ve buna uy­gun biçimde bir fesih yoluna gideceği sırada, iradesi fesada uğratılarak işve­rence

İşverenin, işçiye hak ettiği tazminatların derhal ödeneceğini söyleyerek istifa dilekçesi alması işveren feshi midir?

Genel olarak iş sözleşmesini fesih hakkı, karşı tarafa yöneltilmesi gereken tek taraflı bir irade beyanı ile iş sözleşmesini derhal veya belirli bir sürenin geçmesiyle ortadan kaldırabilme yetkisi veren, bozucu yenilik doğuran bir haktır. İşçinin haklı nedenle iş sözleşmesini derhal feshi 4857 sayılı İş Kanunu'nun 24'üncü maddesinde düzenlenmiştir. İşçinin önelli fesih bildiriminin normatif düzenlemesi ise aynı

Çalışmakta olduğum işimden gördüğüm lüzum üzerine istifa ediyorum, şeklinde dilekçe veren işçi, dava dilekçesinde somut fesih sebepleri bildirebilir mi?

4857 sayılı İş Kanunu’nda işçinin istifası adı altında bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu bakımdan işçinin haklı bir sebebe dayanmadan ve bildirim öneli tanımaksızın iş sözleşmesini feshi, istifa olarak değerlendirilmekte ve istifa iradesinin karşı tarafa ulaşması ile birlikte iş ilişkisi sona ermektedir. Uygulamada, işçinin istifa dilekçesindeki iradesinin fesada uğratılması sıklıkla karşılaşılan bir durumdur. Bu durum bazen istifa

İşçiden istifa dilekçesi alınıp, ayrıca ihbar ve kıdem tazminatı ödenmesi işveren feshi mi sayılır?

Uygulamada sıkça rastlanan durumlardan birisi de işçiden istifa dilekçesi alınıp, ihbar ve kıdem tazminatı ödenmesi ve aynı zamanda SGK çıkış kodunun da 04 olarak bildirilmesidir. Böyle bir uygulama yapılmasındaki amaç işçinin dava açmasını önlemek ve işsizlik sigortasından ödenek almasını sağlamaktır. Doktrinde bu tür uygulamaları işçinin istifası olarak değil, işveren feshi olarak değerlendirmektedir. Çünkü işçinin iş